30 Temmuz 2013 Salı

KARS KETE'Sİ


MALZEMELER ;

  • 4,5 SU BARDAĞI UN
  • 1 TATLI KAŞIĞI KURU MAYA
  • 1,5 ÇAY BARDAĞI SÜT
  • 1,5 ÇAY BARDAĞI SU
  • 1 ADET YUMURTA
İÇ HARCI İÇİN ;
  • 2,5 SU BARDAĞI UN
  • 1 SU BARDAĞI SIVI YAĞ
  • TUZ
İÇ HARCI HAZIRLANIŞI ;
  • TENCEREYE SIVI YAĞ ALINIR, HAFİF ISITILIR, İÇERİSİNE UN VE TUZ İLAVE EDİLİR VE ORTA ATEŞTE UNUN RENGİ DEĞİŞENE KADAR KAVRULUR.
  • OCAKTAN ALINIR, ARADA KARIŞTIRILARAK SOĞUMAYA BIRAKILIR.
HAMURUN HAZIRLANIŞI ;

  • YUMURTANIN SARISINI AYIRDIKTAN SONRA, KARIŞTIRMA KABINA TÜM MALZEMELERİ KOYUP BİR HAMUR ELDE EDİN. 
  • TEZGAHA ALIP BİR SÜRE DAHA YOĞURUP 5 DAKİKA DİNLENDİRİN.
  • HAMURU 5 BEZEYE AYIRIN.
  • BEZELER EL İLE AÇILIR VE HAZIRLANAN İÇ HARCINI HAMURA YEDİRİN.
  • HAMURU KAPATIN, TERS ÇEVİRİP TEPSİYE DİZİN VE YUVARLAK ŞEKİL VERİN.
  • ÜZERİNE YUMURTANIN SARISINI SÜRÜN VE 180 DERECELİK ISITILMIŞ FIRINDA KIZARANA KADAR PİŞİRİN.
  • AFİYET OLSUN.


FAZLA KİLONUZUN SUÇUNU GENLERİNİZE ATMAYIN…


Fazla kilolarımızın ilk suçlusu sudur, çünkü “su içsek yarıyor”dur. İkinci suçlu ise genelde ailelerimizdir. Genlerimize fazla ağırlığımızın suçunu yüklemeyi genelde uygun buluruz. Bilimsel araştırmalar, her ne kadar genlerin obezitede önemli rol oynadığını göstermiş olsa da, obezitenin oluşumunda hiçbir zaman tek faktör rol oynamaz. Genlerimiz kadar biz de de hata olabilir. İşte şimdi yüzleşme zamanı!


Bahane 1: Ailemde kimse diyet ile zayıflayamadı…

Gerçek 1: Kalıtımsal olarak diyabete yatkınlık, tiroid hastalıkları riski taşıyor olabilirsiniz. Öncelikle gerekli kan bulgularını bir uzman doktor eşliğinde kontrol ettirmelisiniz. Eğer fazla kilolarınıza sebep bir hormonal bozukluğunuz yok ise genlerinizi suçlamaktan vazgeçmenin zamanı geldi. Ayrıca aile fertlerinin diyet ile sonuç alamamalarının sebebi belki de beslenme programlarını tam anlamıyla uygulamamış olmalarından kaynaklanıyordur. Bu gerçeği de göz ardı etmemelisiniz. 

Adım 1: Ailenizde kalıtımsal bulunan hastalıklar açısından gerekli tetkikleri yaptırın. Eğer bir sağlık probleminiz var ise mutlaka doktor kontrolünde gerekli tedaviyi almanız gerekiyor. Bir sağlık probleminiz yok ise bir diyet uzmanı eşliğinde diyet programına başlayın ve ailenizde, sosyal çevrenizde size gerçekten destek olacak kişileri bulun ve bu konuda size yardımcı olmalarını rica edin.

Bahane 2: Ailemde hiç kimse sağlıklı beslenmiyor…

Gerçek 2: Ailenizin veya birlikte yaşadığınız kişilerin beslenme alışkanlıkları sağlıklı olmayabilir. O zaman belki de ilk adımı siz atmalısınız. Eğer başka bir aile ferdi yemekleri hazırlıyorsa, ondan kızartma yiyecekler yerine yemekleri ızgara, haşlama, fırında yapmasını rica etmelisiniz. Bir tencere yemeğe eklediği yağ miktarını yarıya indirmesinin bile bir başlangıç olduğunu unutmayın. Eğer yemekleri siz hazırlıyorsanız, yemeklere eklediğiniz yağ miktarını azaltın, sağlıklı pişirme yöntemleri tercih etmeye başlayın. Evdekiler bir anda ısınamayabilir, ama yapacağınız ufak değişiklikleri de fark etmeyeceklerdir. 

Adım 2: Birlikte yaşadığınız kişiler ile yediğiniz yemekler konusunda iletişime geçin. Dışardan çok fazla sipariş veriyorsanız daha sağlıklı olanları tercih etmeye başlayın. Her hafta mutfağınızda ufak ve sağlıklı bir değişiklik yapın. 

Bahane 3: Spor yapmaya alıştırmadılar…

Gerçek 3: Ailenizdeki herkes sportif olmayabilir. Egzersizden hoşlanmayan bir çok aile ferdi olabilir. Bunun bir bahane olmadığını unutmayın. Bedeninizi korumak ve iyileştirmek tamamen sizin sorumluluğunuzda. 

Adım 3: Bir anda bütün yaşam tarzınızı değiştiremeyebilirsiniz. Ufak değişiklikler ile başlayın. Asansör yerine merdiven kullanın, kendinize bir adım sayar alın ve günde 10.000 adım atmaya çalışın. Ailecek çıkacağınız akşam yürüyüşlerinin keyifli olabileceğini göz ardı etmeyin. 

Bahane 4: Büyük bir aileyiz, organizasyonlar bitmiyor…

Gerçek 4: Kalabalık bir aile olduğunuzdan ötürü akşam yemekleri, beş çayları, düğünler bitmek bilmiyor olabilir. Böyle ortamlarda her ne kadar “Bir kereden bir şey olmaz”, “Ölümü gör” gibi sözler söylense de, yapılan her çeşidi yemek zorunda olmadığınızı unutmayın. Üzerinizde çok baskı varsa her çeşitten tadımlık alıp durmayı öğrenmenin vakti geldi de geçiyor. 

Adım 4: Aile toplantılarında her çeşit besinden tüketmek zorunda olmadığınızı unutmayın. Kibarca teşekkür etmenin yetmediği yerlerde, “diyetteyim” demek yerine tok olduğunuzu söylemek ısrarın önünü kesebilir. 



SICAK ÇİKOLATALI PASTA


MALZEMELER ;
  • 150gr TEREYAĞI
  • 4 ADET YUMURTA
  • 150gr BİTTER ÇİKOLATA 
  • 150gr TOZ ŞEKER
  • 2 YEMEK KAŞIĞI KAKAO
  • 80gr UN
HAZIRLANIŞI ;
  • ÖNCELİKLE DERİN BİR KABIN İÇERİSİNDE YUMURTA İLE ŞEKERİ ALIN, ŞEKER ERİYENE KADAR ÇIRPIN.
  • DAHA SONRA UN VE KAKAOYU İLAVE EDİN.
  • BENMARİ USULU BİTTER ÇİKOLATA VE  TEREYAĞINI ERİTİN.
  • ERİTİLMİŞ ÇİKOLATA VE TEREYAĞI KARIŞIMINI HAMUR MALZEMESİNE EKLEYİP KARIŞTIRIN.
  • GÜVEÇ KABINA VEYA VARSA SUFLE KAPLARINA MALZEMEYİ PAYLAŞTIRIN.
  • ÜZERİNİ STREÇ FİLM İLE KAPATIP DERİN DONDURUCUDA 10 SAAT BEKLETİN.
  • 10 SAAT SONUNDA 180 DERECE ISITILMIŞ FIRINDA 15/18 DAKİKA PİŞİRİN.
  • BU ŞEKİLDE PASTAMIZIN İÇERİSİNDEN ÇİKOLATA SOSU AKACAK.
  • ÜZERİNE PUDRA ŞEKERİ SERPİP, DONDURMA İLE SERVİS YAPABİLİRSİNİZ.
  • AFİYET OLSUN

TATLANDIRICILI DİYET GÜLLAÇ


CANDEREL GREEN İLE RAMAZAN’A TATLI BİR MERHABA
Şeker tadından vazgeçmeden şeker tadında bir Ramazan geçirmek artık çok kolay. Sağlıklı beslenmek ve formunu korumak isteyenler Ramazan ayını Canderel Green ile çok rahat ve keyifli geçirecek.



Ramazan’ın Gülü “Güllaç” Hiç Bu Kadar Hafif Olmamıştı!


Uzun yaz günlerinde tutulan oruçla artan şeker ihtiyacını, şekerin doğal alternatifi Canderel Green ile karşılamak mümkün. Yüzyıllardır Güney Amerika’da şekerin yerine kullanılan Stevia bitkisinden üretilen ve içeriği bitkisel, kalorisi ise sıfıra yakın olan Canderel Green ile hazırlanmış “Hafif Güllaç” ile Ramazan sofralarınızı şenlendirin.

Şekerin zararlarından uzak durmak isteyen ama şeker tadından da vazgeçemeyenler için Canderel Green, her türlü tatlı yapımında rahatça kullanılabiliyor.

Canderel Green’den yapımı zahmetsiz, tadımı hafif, Ramazan sofralarının gözdesi olacak bir tarif önerisi; Canderel Green ile hazırlanmış Güllaç…

Canderel Green’li Güllaç Tarifi

Malzemeler:
4 yaprak (130gr) Güllaç
2,5 su bardağı (500ml) süt
1 su bardağı Canderel Green Toz
2-3 yemek kaşığı gül suyu
1 çay bardağı ceviz

Hazırlanışı:

Süt ve Canderel Green Toz’u karıştırarak kaynatın ve soğumaya bırakın. Ilık sütü geniş bir tepsiye dökün. Güllaç yapraklarını teker teker tepsiye yatırın. Sütte bekleyen güllaç yapraklarını iyice yumuşamadan tepsiden alın. İki eşit parçaya bölün. İkiye böldüğünüz yaprakların her birini ikiye katlayın. Ortasına biraz ceviz koyduktan sonra bohça şeklinde sarın. Bohça şeklindeki güllaç yapraklarının kıvırdığınız tarafı alta gelecek şekilde servis tabağına yan yana dizin. Güllaçların üzerine kalan sütü (isteğe göre gül suyunu da ekleyerek) dökerek iyice çekmesini sağlayın. 30 dakika kadar beklettikten sonra servis yapın.
Afiyet olsun…


1 porsiyonda;

Enerji (kal)                   :    117.4
Karbonhidrat (g)             :      19.3
Protein (g)                 :       2.9
Yağ (g)                      :      3.2


Canderel Green Hakkında:
Anavatanı Güney Amerika olan ve Brezilya, Arjantin, Paraguay gibi ülkelerde yüzyıllar boyunca yerliler tarafından kullanılan Stevia bitkisi, doğanın en tatlı hediyesi olarak karşımıza çıkıyor. Stevia Rebaudiana adını taşıyan ve yerli halk tarafından “Tatlı Yeşillik” olarak adlandırılan bitki, şekerin yerine doğal bir alternatif olarak kullanılıyor.
Stevia, yapraklarındaki tatlı mucize keşfedildiği günden bu yana; ABD, Japonya, Fransa, İsviçre, Çin, Avusturalya, Yeni Zelanda, Kore ve Meksika başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesinde yaygın olarak ve güvenle kullanılıyor. Şekerden 300 kat daha tatlı olan Stevia özleri, kalori alımına dikkat edenler, beslenme şeklinde şeker miktarını azaltmak isteyenler için şekere karşı doğal bir alternatif olarak görülüyor. Yapılan çalışmalar, kandaki glukoz seviyelerini değiştirmediği görülen Stevia bitkisinin, diyabet hastaları tarafından da güvenle kullanabileceği belirtiliyor.
Canderel Green’in içeriğindeki Stevia bitkisinin tatlandırıcı özelliği, yapraklarından elde edilen Reb A (Rebaudiosid A) isimli doğal özden geliyor. Şekerden 300 kat daha tatlı olan Reb A sayesinde Stevia bitkisi şekere tamamen doğal bir alternatiftir. Stevia bitkisinin tatlandırıcı olarak kullanımı ise ilk kez 1889 yılında botanik uzmanı Antonio Bertoni tarafından gözlemlendi. Yapraklarından ilk kez tatlı madde çıkaran Paraguaylı kimyager Dr. O. Rebaudi anısına bitkiye, Stevia Rebaudiana adı verildi. Stevia bitkisi, Kasım 2012’de Paraguay Cumhurbaşkanlığı tarafından “genetik miras” olarak ilan edilerek koruma altına alındı.
Doğanın en tatlı hediyesi olan Stevia’nın doğal özü, dünyaca ünlü tatlandırıcı markası Canderel ile Türkiye’de “Canderel Green” olarak satışa sunuldu. Bitkisel tatlandırıcı Canderel Green; Tablet ve Toz formlarında tüketicilerle buluşuyor.


29 Temmuz 2013 Pazartesi

DİYET YAPANLARA CAN SİMİDİ: ÇİĞ KÖFTE


Temmuz ayı kapıdayken yaz için forma girme stresini de beraberinde getirdi. Havalar günden güne ısınırken fazla kilolar adeta içimizi ürpertiyor.  Çeşit çeşit diyet listeleri, sağlığımızı tehdit eden zayıflama hapları derken aç kalınacak uzun günler ve sevdiğimiz yiyeceklerden uzak durma çabasının getirdiği mutsuzluk da cabası. Hem tok tutan, hem zayıflamamıza destek sağlayan ve çok severek yediğimiz çiğ köfte bu zor sürece adeta mükâfat niteliğinde.

Son yıllarda kolay ulaşılabilir, lezzetli, pratik ve her keseye uygun olmasıyla tercih edilen çiğ köfte diyet yapan kişilere de can simidi oldu. Diyet yapanlar, hem sevdikleri çiğ köfteden uzak kalmayacaklar, hem de zayıflamak adına en büyük desteği çiğ köfteden görecekler.

SAĞLIĞIMIZA DOST

Uzman Diyetisyen Ali DERELİ: “Çiğ köfte 3-4 adet tüketildiğinde çok iyi bir ara öğün alternatifi olabilir. Esmer bulgurun kan şekerinize, cevizin kolesterolünüze, limon, acı ve baharatların metabolizma hızınıza olumlu etkilerini düşünecek olursak eğer çiğ köftenin iyi bir tercih olduğu kanaatine varabiliriz. Özellikle son yıllarda daha da yaygınlaşan fabrikasyon üretim ile et konulmadan yapılan çiğ köfteler sağlığı olumsuz etkileyebilecek bir takım olumsuzluklardan da uzaklaşmış durumda.  Bu durum da, iyi kalite belgelerine sahip, sağlıklı olarak hazırlanmış, paketlenmiş ve saklama koşullarına dikkat edilmiş çiğ köfteye diyetinizde rahatlıkla yer verebilirsiniz.” dedi.


“HALK SAĞLIĞININ ÖNEMİNİN BİLİNCİYLE ÇALIŞIYORUZ”


Tatlıses Gıda Fabrika Müdürü ve Gıda Müh. Elif ATTEPE: “ Son zamanlarda yarattığı sağlık problemleriyle gündeme gelen zayıflama haplarının birçoğunun içerisinde acı biber kullanıldığını hepimiz biliyoruz. Konunun içeriği derinleştikçe bu halk sağlığını olumsuz etkileyen ilaçlar yerine, bizleri hem tok tutacak hem de zayıflamamıza destek olacak Çiğ köftenin gündelik hayatın dışında diyetlerde de tercih edilmesi biz üreticilere önemli sorumluluklar yüklüyor. Mesela biz Tatlıses Çiğ Köfte olarak TSE ile ortaklaşa çalışmalarımız sonucu bir çiğ köfte kriteri oluşturduk ve halk sağlığını tehdit edebilecek her şeyi ürünlerimizden uzak tuttuk. Bizler halk sağlığı açısından gerekli olan ilk adımları attık bundan sonrada sosyal bilinçle çalışmalarımıza devam edeceğiz” dedi.