10 Temmuz 2010 Cumartesi

Kuru Üzüm , Nescafeli ve Fındık Aromalı Kek


Malzemeler ;

* 2,5 sb sinangil fındıklı un

* 1 vanilya

* 1 sb yoğurt

* 2 yumurta

* 1 sb şeker

* 1 tk mısır unu

* 1 pk nescafe 3ü 1 arada

* 1 sb kuru üzüm

* 1/2 sb ayçiçek yağı

* 1 yk margarin
 
 
Hazırlanışı ;
 
* Şeker ve yumurta mikser yardımı ile çırpılır.
 
* Sırasıyla diğer malzemeler eklenir ve yağlanmış kek kalıbına dökülür.
 
* 180 derece ısıtılmış fırında 20-40 dakika pişirilir. (Fırından fırına fark olabilir).
 
* Servise hazırdır.
 
* AFİYET OLSUN....

Mayalı Pastahane Poğaçası (Peynirli ve Maydanozlu)


Malzemeler ;

* 1 paket oda sıcaklığında margarin
* 1 çay bardağı ılık süt
* 1 çay bardağı ılık su(mayayı eritmek için)
* 1/2 paket yaşmaya
* 2 çorba kaşığı şeker
* 2 yumurta (1'inin sarısı üstüne)
* 2 tatlı kaşığı tuz
* aldığı kadar un


Hazırlanışı ;

* Margarin elle ezilerek yumuşatılır ve yumurtada eklenerek birbirine yedirilir.
* Süt,şeker,tuz ve ılık suda eritilmiş maya ilave edilir.
* Aldığı kadar un ilave edilerek yumuşak bir hamur elde edilir ve 15 dk.dinlendirilir.
* İstenirse içine peynir,zeytin,ceviz gibi iç malzemesi koyupılık ortamda 1 saat kabarıncaya kadar mayalandırılır.
* Üzerine yumurta sarısı sürülüp çatalla çizilir.180 derecede pişirilir.

* Servise hazırdır.

* AFİYET OLSUN...

9 Temmuz 2010 Cuma

Yeni Komşularım İçin Hazırlamış Olduğum Çay Menüsü


Menü;

* Kısır
* Mayalı Peynirli Poğaça
* Kuru Üzümlü Nescafeli Kek
* Cevizli-Fındıklı Kurabiye

Günün Özeti ;

Komşularım bir gün eve dönerken kapının önünde beni gördüler ve yarın müsaitsen sana gelmek istiyoruz dediler. Hiç bir hazırlığım yoktu, ev süpürülecekti üstelik 4 aylık hamileydim ve mutfağa yeni yeni girmeye başlamıştım, halsizlik ve üşengeçliklerim üzerimden gitmemişti. O iki dakika içindee ne kadar da çok şey düşünmüştüm Allahım. Memnuniyetle kabul ettim ama işin içinden nasıl çıkacağıma anlam veremedim.
Hemen ablamı aradım, benim üst sokağımda oturması işimi kolaylaştıracaktı tabi ki.. Yarın erkenden gelip hallederiz dedi. Ben akşam boş durur muyum hiç :) Evi sildim süpürdüm kurabiye ve keki hallettim. Poğaça ve kısırı yapmak kaldı geriye.. Aslında çok çeşit yapmayı planlıyordum ama fazla kişi gelmeyecek olması işimi kolaylaştırıyordu, 4 çeşit yeter diyordum.. Ertesi sabah erkenden poğaça hamurunu mayaladım fırına verdim ablam geldii :) sabah başlasaydım o işlere yanmıştım.. Ne mutlu ki kısır yaparken ablamın neşeli mi neşeli komşusu Nursen'de geldi.. Çok sevinmiştim. Kendi komşularımdan çok ablamın komşularını görüp onlarla muhabbet etmiştim.


Neyse ki sonuç ortada. İşlerimi hallettim, hazırlıklarımı tamamladım ve hiç bir eksiğimde yoktu. Sıra komşularımı beklemeye geldi ama ne yazıkki beklediğim gibi olmadı. Tek bir kişi geldi diğerlerinin işleri çıkmıştı. Aksilik bu ya genelde böyle olur benim işlerim :) O kadar yorulmama değmedi anlayacağınız. Gelen komşumda eltisi geleceği için 15 dk oturabildi. Çayımı içemedi hazırladıklarımı yiyemedi fakat ben tabak hazırlayıp yolladım, Nursen ben ve ablam çayımızı içtik hazırladıklarımızı yedik sonra ablama geçtik akşam olunca geri geldim. Eşim akşamcıydı, gündüz gelemeyen 2 komşum daha akşam geldi, oturduk sohbet ettik. Bu günümüz de böyle bitti..
Üzerinden 1 ay geçmesine rağmen uyuşukluğumdan yayınlamaya fırsat bulamadım.
Bu hamilelik beni acayip tembel yaptı.
Tarifler gelecek en kısa zamanda..

8 Temmuz 2010 Perşembe

Eyüp Sultan'da Güzel Bir Gün...


Eşim ve ben bir kaç gündür gitmeyi planlıyorduk Eyüp Sultan'a.. Bazı aksilikler gitmemizi engelledi.
İşte o gün geldi dedik dün. Bir hışımla kalkıp gittik o güzelim Eyüp Sultan'a.


İlk önce Bereket Döner'de karnımızı güzelce doyurduk. Hamilelikten dolayı o kadar sık acıkıyorum ki hemen acıkmamak için çok yemişim ama yine de fayda etmedi. Yarım saat sonra hiç yememişim gibi acıkmaya başlamıştım.

İkindi namazımızı kıldık, dualar ettik, dilekler diledik, yalvardık Yaradana..

Resimler çektik gezdik gezdik yorulduk ve serinlemek için Maraş Dondurması yedik ve dinlendik.


Akşam vakti gelmişti, hemen abdestimizi tazeledik ezan okunmasını bekledik ve cemaatle birlikte namazımızı kıldık, dualar ettik.


Akşam namazından sonra eve gitme vakti gelmişten bir de baktık ki bardakta mısır bize bakıyor biz de ona :))
Hemen aldık ve yedik ama hiiiç beğenmedik.  O kadar su içmeme rağmen bu kadar nasıl susayabiliyordum anlamadım. Soğuk suyumuzu aldık yetmedi bir de yelpaze aldık çok şükür az da olsa serinletti..
Çok çeşitli rengarenk cıvıl cıvıl yelpazeler sadece 2 TL.

Bu güzel gün gece yarısına doğru eve gelmekle son buldu.. Meyveler yendi barbunya ayıklandı buzluğa atıldı sonrada ayakları uzatıp tv izlendi.. O yorgunluğun üzerine uyumak 03:00 ' ü buldu..

Hayırlı Kandiller..


Birbirine değer veren insanların kalplerinin arasında gözle görülmeyen ipler olur. Uzaklaştıkça gerilir, canını yakar ama asla kopmaz. Kopmayan yüreğimden hayırlı kandiller diliyorum herkeze..



MİRAÇ KANDİLİ

Feyiz ve bereketin coştuğu mübarek gecelerimizden biri de Miraç Gecesidir. Miraç bir yükseliştir, bütün süfli duygulardan, beşeri hislerden ter temiz bir kulluğa, en yüce mertebeye terakki ediştir. Resulullahın (a.s.m.) şahsında insanlığın önüne açılmış sınırsız bir terakki ufkudur.

Bu ulvi seyahat, mucizelerin en büyüğüdür. Miraç mucizesi Kur'ân-ı Kerimde âyetlerle anlatılmış ve varlığı inkâr edilemeyecek bir şekilde ortaya konmuştur. Bu îlâhî yolculuğun ilk merhalesi olan Mescid-i Aksâya kadarki safha Kur'ân'da şöyle anlatılır:

“Âyetlerimizden bir kısmını ona göstermek için kulunu bir gece Mescid-i Haram'dan alıp çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ'ya seyahat ettiren Allah, her türlü noksandan münezzehtir. Şüphesiz ki O her şeyi hakkıyla işiten, herşeyi hakkıyla görendir.” (İsra Suresi, 1)

Miraçın ikinci merhalesi de Mescid-i Aksâdan başlayarak semânın bütün tabakalarından geçip tâ İlâhi huzura varmasıdır. Bu safha da Necm Sûresinde şöyle' anlatılır:

“O ufkun en yukarısında idi. Sonra indi ve yaklaştı. Nihayet kendisine iki yay kadar, hatta daha da yakın oldu. Sonra da vahyolunacak şeyi Allah kuluna vahyetti. O’nun gördüğünü kalbi yalanlamadı. Şimdi O’nun gördüğü hakkında onunla mücadele mi edeceksiniz? And olsun ki onu bir kere daha hakiki suretinde gördü. Sidre-i Müntehâda gördü. Ki, onun yanında Me'vâ Cenneti vardır. O zaman Sidre'yi Allah'ın nuru kaplamıştı. Gözü ne şaştı, ne de başka bir şeye baktı. And olsun ki Rabbinin âyetlerinden en büyüklerini gördü.” (Necm Suresi, 7-18.)